Bu sabah 10’da Cuneyt’in bizi gelip evden alması ile başladı harika günümüz… Araba ile Saikung merkeze gittik ve park edip, otobüs ile doğal parkın içine girdik… Tepelerden başladığımız Hiking yolumuz tam 1.5 saatlik harika bir yürüyüşün ardından harika bir sahilde sonlandı…
Uzun bir yokuşu çıkarken bir kere nefesten kesildiğimi bir kenara koyarsak, valla beylerin temposuna bence iyi ayak uydurdum…
Ilker ısrarla Phukette yüzdüğümüz denizden daha iyi bir deniz olduğunu söyleyip durdu (zaten Ilker, Tayland’da denizi hiç sevmemişti)
Yaklaşık 1 saat yüzdükten sonra, sahilde bulunan balıkçıya attık kendimizi… Lüks olmaktan (ve hijyenik olmaktan) çok uzak güzel yemeğimizi yedik… Tam biz yemek yerken bastıran aşırı yağmur bizi biraz korkutsa da, beyler bir kez daha denize girdiler ve sonra saat 4’de bota binip ( bence buna sürat teknesi demek daha doğru olur) yarım saat içinde Saikung merkeze geri döndük…
20.000 adım atarak tamamladığımız bugünün sonunda Ilker Malezya’ya gitmek için havaalanına döndü, ben de çocukların olmadığı sessiz evde akşam neler yapsam diye düşünüp blog yazıyorum (yahu sahiden çocuksuzken ne yapıyordum ben akşamları yaaa)
